4 Şubat 2013 Pazartesi

ANNE BEN VEGAN OLDUM!



         
          Vejetaryenlik artik o kadar yaygın ki bean/veggie burgerlerden tutun peynirli lahmacuna kadar vejetaryenlere yönelik ürünleri hemen her menüde görmek mümkün. Vejetaryenliğin en yaygın turu lakto-ovo vejetaryenlik, yani et tüketmeyen fakat süt, süt ürünleri ve yumurta tüketen grup. Son dönemde yayılmaya başlayan veganlik ise vejetaryenliğin bir adim ötesine geçiyor ve bu hayvansal ürünleri de listeden çıkarıyor. Bir vegan, bean burgerin ekmeğinde kullanılan tereyağı ya da peynirli lahmacundaki peynir yüzünden bu yiyeceklerden de kaçınacaktır. Et yemeyi sevmediği için vejetaryen olanlar olsa da, veganların çoğu aslında süt, süt ürünleri ve yumurta tüketmekten hoşlanan kişiler. Vegan olmalarının sebebi ya bunun daha sağlıklı olduğuna inanmaları ya da hayvansal ürünlerin üretimi sırasında hayvanlara verilen zararı engellemek istemeleri. 

Vegan diyetinin sağlık üzerindeki etkisi diyetisyenler arasında hala tartışma konusu. Hayvansal gıdaları diyetten çıkararak zararlarından kaçınan kişiler ayni zamanda hayvansal gıdalarda bulunan birçok vitaminden de mahrum kalma riskini taşıyorlar. Bu konuda bilinçli davrananlar doğru beslenme ve besin takviyeleriyle bu riski aşabiliyorlar. Bu konuda veganları yönlendiren birçok kitap ve web sitesi mevcut. Besin açısından zengin ve lezzeti eksiksiz tariflerle dolu vegan yemek kitaplarına ise her gün bir yenisi ekleniyor. Dr. Mehmet Öz de herkese 28 gün boyunca vegan beslenmelerini tavsiye etmişti.


Vejetaryenlik gibi bu akımın da en temel amacı aslında hayvanlara zarar vermekten kaçınmak. Bir veganla ilk kez karşılaşanlar süt ve yumurta tüketmenin hayvanlara zarar verdiği konusuna oldukça şüpheci yaklaşıyorlar. Gerçekler ise hepimizi beslenme tarzımız hakkında düşünmeye itecek yönde. Örneğin, önceden horozlar et, tavuklar ise yumurta için kullanılırken, günümüzde yumurta veren tavuklar ve kesilecek tavuklar özelliklerine göre seçilerek ayrı nesiller halinde yetiştiriliyor. Yumurta vermesi için yetiştirilen tavuk neslinin erkekleri işe yaramadığı için beslenmeye değer görülmüyor ve amaçsızca öldürülüyor. İşte veganizm tam da bu çıkar düşüncesine karşı çıkıyor; hayvanların yaşamak için isimize yaramak zorunda olmadığını savunuyor. Süt üretimi de duyarlı hayvan severleri üzecek hikayelerle dolu. İnekler kesintisiz süt vermeleri için sürekli yapay yoldan dölleniyorlar. Buzağılar doğar doğmaz annelerinden ayrılıp yapay gıdalarla beslenirken, ineklerin tüm sütü ticarete gidiyor. İneklerin sütü 5-6 yıl sonunda azaldığında ise kesime gönderiliyorlar. Oysa ineklerin ortalama yaşam süresi 20 yıl. Hayvanları öldürmeyi bırakın doğal hayatlarına çıkar için müdahale etmek dahi veganlara yanlış geliyor. Kimi veganlar beslenmenin de ötesine gecen aktivist bir tavır tutunuyor ve en basta giyim sektöründe deri ve kürk kullanımı olmak üzere her alanda hayvanlardan elde edilen ürünleri boykot ediyor.

Vegan yiyecekler yurt dışında menülerde yer edindi bile.  Yaygın tüketilen vegan yiyeceklerin en ilginç örneklerinden biri de vegan pizza. Hamuru tamamen bitkisel yağ ile ve yumurta kullanılmadan hazırlanan pizzanın üstünde ise peynir bulunmuyor. Veganizm bazı kesimler tarafından aşırı bir tepki olarak değerlendirilse de herkesi beslenme ve hayvan hakları hakkında düşünmeye sevk ediyor. Hangi yolu izlersek izleyelim hem kendi sağlığımız hem de hayvanlara karşı sorumluluklarımız için daha bilinçli beslenmeye özen göstermeli ve yanlış uygulamalara tepki göstermeliyiz diye düşünüyorum...


İrem'den sevgilerle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder