5 Mart 2013 Salı

AŞK-I NEBİ VE ZİKİR TANELERİ



Hat Sanatına gönül vermiş ve öğrenmekte olan biri olarak geçtiğimiz günlerde Aşk-ı Nebi ve Zikir taneleri isimli hat ve tespih sergisine gittim. Bu sergi haberini duyduğumda en heyecanlı anlarımdan birini daha yaşamıştım. Geleneksel Sanatlar, el emeği olan sanatlar hatta diğer tüm sanatların çok kıymetli olduğuna hatta ruha, bedene büyük katkı sağladıklarına inananlardanım.





Lütfü Kırdar Kongre Merkezinin açılışını üstlendiği Aşk-ı Nebi ve Zikir taneleri sergisi, Dünya'nın en büyük hat ve tespih sergisi olmuştur. Başbakanlık himayesinde açılan sergi, yaklaşık 200 adet Hilye-i Şerif ve 300 adet değerli materyallerden üretilmiş tespihten oluşmaktadır. Serginin hazırlanmasın büyük emeği geçen Mehmet Çebi'ye bizde buradan saygılarımızı sunarız.


Sergide birbirinden güzel eserler bizleri bekliyordu. Sakin, sessiz fakat çok şey anlatan eserlerdi bunlar.. Her bir saniyesini doya doya yaşamaya ve her bir eseri tane tane incelemeye, anlamaya çalıştım.. Nasıl bir emek, nasıl bir huzurdur bu emeklere yakından tanıklık etmek kelimelerle anlatmak mümkün değil; zaten kapıdan içeri girdiğinizde nasıl bir görsel şöleninin sizleri beklediğini anlıyor, ruh doygunluğunu hissediyorsunuz. Her biri o kadar özenle ve öylesine aşkla hazırlanmıştı ki adeta verilen emek tane tane sergileniyordu.



Tüm eserlerin elbette ki birbirinden kıymetli sahipleri vardı; özel insanların ellerinden çıkan, yüreklerinden dökülen güzel eserlerin varlığına tanıklık ettik. İçlerinden benim gönlüme en çok hitap eden isimler ve eserleri ise şunlardı; Hasan Çelebi, Levent Karaduman, Gürkan Pehlivan, Zeynep Çolak oldu. Sergide tanıklık ettiğim bu görsel şölenin bir kısmını gitmeyenler veya bir daha görmek isteyenler için yayınlamak istedim. Tadı damağımızda kalan bu serginin her yıl düzenlemesini umut ederek, sizleri eserlerle baş başa bırakıyorum. Muhabbet gözlerinizden eksik olmasın.


                                                                                                         
                                                                                                             Elif Duruk

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder